"Uluslar arası ilişkiler...Kronolojik bir sıra ile... Dikkatle okursanız neler oluyor daha iyi anlayabilirsiniz." başlığıyla gelen bir mail. Yakın tarihe bir göz atmaya ne dersiniz.
Her şey 1991 yılı başında ABD'nin Körfez saldırısıyla başladı. ABD, Bağdat'a yürümedi. Bunun yerine Irak'ın kuzeyinde bir Kürt isyanı kışkırttı. Arkasından, Irak Ordusunun 36. enlemin kuzeyine geçmesini önleyerek buradaki Kürt oluşumunu güvence altına aldı.
ABD'nin planı şuydu:
Önce Kuzey Irak'ta bir Kürt Devleti kurmak ve sağlamlaştırmak, sonra Irak'ı tümüyle işgal etmek.
Kuzey Irak'taki yeni devleti Türkiye'nin güneydoğusu, Suriye'nin doğusu ve İran'ın batısından koparacağı parçalarla birleştirerek, Büyük Kürdistan'ı yani İkinci İsral'i kurmak.
Bu projenin ismini biliyorsunuz:
Büyük Ortadoğu Projesi
(Cumhurbaşkanı ve Başbakanımız bu projenin resmi eş başkanlarıdır)
Türkiye'deki bütün hükümetler, İncirlik'e yerleşen Çekiç Güç'ün görev süresini uzatarak ABD'nin Kuzey Irak'taki Kürt oluşumunu desteklemesine yardımcı oldular. TSK, bu süreçte Kuzey Irak'taki oluşum üzerinden Türkiye'nin bölünme tehlikesini erken algıladı ve ABD ile karşı karşıya gelinmesinin kaçınılmaz olduğunu da farketti.
İlk Olay:
Torumtay'ın istifası
Özal'ın, "kuzeyden Irak'a girme" emrini uygulamamak için Genelkurmay Başkanı Necip Torumtay
istifa etti. Böylece TSK, Amerikan planlarında rol almaya direneceğinin ilk işaretini vermiş oldu.
O andan itibaren TSK'ya karşı ABD "tetik" düşürmeye karar verdi.
"Ergenekon" tertibinin planlanmaya başlanması, o zamandır.
Sovyet tehditine karşı kurulmuş olan Özel Harp Dairesi (ÖHD) Amerikan güdümündedir ve Sovyetler yıkıldığı için tehlike ortadan kalkmıştır. Şimdi tehdit, Kuzey Irak'taki ABD varlığından gelmektedir, dolayısıyla, "ABD güdümündeki" ÖHD, "ABD'den gelen bir tehdide karşı" kullanılamaz. Geçmişteki kontrgerilla eleştirileri TSK'da zaten belli bir rahatsızlık yaratmıştı. Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş, ÖHD'i yeniden örgütledi, ismini Özel Kuvvetler Komutanlığı (ÖKK) olarak değiştirdi.
Yıl 1991.
ÖKK'nın PKK'yı hedef alması ve Kuzey Irak'ta kurulan devlete karşı tavır alması, Amerikan denetiminden kurtulma çabasının başlangıcıdır. "Tugay" düzeyindeki ÖKK, "tümen" düzeyine çıkarıldı. Ankara'da ÖKK için yeni bir eğitim tesisi yapımına başlandı ama ABD bundan çok rahatsız oldu, "kullandığı" pek çok kişi aracılığıyla, tesis inşaatında yolsuzluk yapıldığı iddiasıyla mesnetsiz davalar açılmasını sağladı, ÖKK eğitim tesislerinin yapılmasını uzun süre felce uğrattı.
ABD'nin Kuzey Irak'taki planlarını bozan bir planı uygulamakta olan Org. Eşref Bitlis, Amerikan Çekiç Güç helikopterlerinin PKK'ya silah ve malzeme attığını saptadı ve bunu bildirdi.
Org. Eşref Bitlis, Jandarma Genel Komutanı olarak, Amerika'nın Türkiye'nin toprak bütünlüğünü hedef aldığını gördüğü, bu tehlikeyi önlemek amaçlı, savunmaya yönelik bir strateji geliştirdiği için Amerika tarafından derhal "hedef"e seçildi. Org. Bitlis helikopterle Kuzey Irak'a giderken,
bu yolculuk önceden ABD'ye haber verilmiş olmasına rağmen iki Amerikan savaş jeti yakın uçuş yaparak oluşturdukları vakumla helikopteri düşürmeye çalıştılar ama deneyimli helikopter pilotunun dalış manevrasıyla bu girişim sonuç vermedi. Bu saldırıdan hemen sonra telsizle Amerikalılara helikopterde orgeneralimiz olduğu tekrar bildirildi ama Amerikan savaş jetleri saldırıyı tekrarladılar. Helikopter pilotu büyük bir çabayla yeniden dağların arasındaki derin
vadilere dalarak kurtulmayı başardı. CIA tarihinin en önemli suikastlarından birisi
17 Şubat 1993 günü gerçekleşti:
Uçağına yapılan sabotaj sonucunda Org. Bitlis şehit edildi.
03:13
10 Ocak 10, Pazar
Yorum Gönder